Bitcoin ile suç faaliyetleri arasındaki ilişki, sanıldığı kadar derin değil. Son veriler kripto paraların aslında düşündüğümüzden daha güvenli bir ödeme yöntemi olabileceğini ortaya koyuyor. Gerçekten de bazen insanların bu tür yanlış algılara ne kadar kolay kapıldığını görmek şaşırtıcı olabiliyor.
Kripto Paraların Suç Oranı Sanıldığından Daha Düşük
2010’ların başlarında Bitcoin, suçların odak noktası gibi gösterilmişti. Özellikle kripto paraların suç örgütleri tarafından yasa dışı kazançların aklanmasında kullanıldığı yönündeki iddialar sıkça dile getiriliyordu. Hatta bu iddialar öylesine güçlüydü ki Bitcoin bir dönem halk arasında adeta “karanlık internetin para birimi” gibi algılanıyordu. Ancak zaman bu iddiaların büyük ölçüde abartıldığını kanıtladı.
Son veriler yasa dışı işlemlerde kullanılan kripto paraların toplam hacminin oldukça düşük olduğunu ortaya koyuyor. Bu oran yalnızca yüzde 0.15 gibi oldukça düşük bir seviyede. Şöyle düşünün. Elinizde bir göl dolusu su var ve içindeki kirli su miktarı sadece bir bardak kadar! Karşılaştırıldığında, geleneksel para birimleriyle yapılan kara para aklama işlemleri çok daha geniş bir yer tutuyor.
Fiat Paralar Kara Para Aklamanın Gerçek Şampiyonu
Birleşmiş Milletler raporlarına göz attığınızda bu durum daha da netleşiyor. 2024 yılında dünya genelindeki kara para aklama miktarının 2 trilyon dolara ulaştığı belirtiliyor. Evet yanlış duymadınız, 2 trilyon dolar! Buna karşın kripto ile bağlantılı yasa dışı faaliyetlerin toplam hacmi yalnızca 14 milyar dolar. Aradaki fark suçların asıl hangi araçlarla işlendiğini açıkça ortaya koyuyor. Yani suç pelerini kriptolara yakıştırılsa da gerçek “şüpheli” hala fiat paralar.
Bu veriler yıllardır dile getirilen ve kriptolara yöneltilen eleştirileri bir bir çürütüyor. Aslında kripto paralar güvenli ve şeffaf yapılarıyla suçlular için pek de cazip bir seçenek değil. Bunun farkına varmak toplumun kriptolara olan yaklaşımını daha da olumlu bir hale getirecektir.
Diğer taraftan Chainalysis’in 2025 Kripto Suç Raporu’na göre, yasa dışı işlemlerin %63’ü stablecoin’ler üzerinden gerçekleştirildi. Bu durum, stablecoin’lerin likiditesi ve geleneksel bankacılık sistemlerini baypas etme kabiliyetinin karanlık bir yüzünü ortaya koyuyor.
Stablecoin’ler Neden Tercih Ediliyor?
Stablecoin’lerin yasa dışı faaliyetlerde öne çıkmasının temel sebepleri arasında kolay kullanılabilir olmaları ve külselleşmiş bankacılık kısıtlamalarını aşabilmesi yer alıyor. Özellikle yaptırımlarla karşı karşıya kalan ülkeler, stablecoin’leri uluslararası ödemelerde kullanarak Blockchain teknolojisinin takibini zorlaştıran yapısından faydalanıyor. Raporda Rusya’nın, bankacılık sınırlandırmalarını aşmak ve uluslararası ticareti yönetmek için stablecoin’leri kullandığı belirtiliyor.
2024 yılında yasa dışı kripto para işlemleri toplamda 40.9 milyar dolara ulaştı. Araştırmalar, bu rakamın 2025 yılında 51.3 milyar dolara kadar çıkabileceğini öngörüyor. Çalınan fonlar, yıllık %21 oranında artarak 2.2 milyar dolara ulaştı. Bu fonların büyük bir kısmı, merkeziyetsiz finans (DeFi) platformlarını hedef alan siber saldırılardan kaynaklandı. Kuzey Koreli hacker grupları, 1.34 milyar dolarlık vurgunla bu kategoride öne çıkıyor.
Kripto Suçları Çeşitleniyor
Kripto dünyasındaki yasa dışı faaliyetler çok yönlü bir endüstriye dönüşmüş durumda. Suç grupları kara para aklama, uyuşturucu ticareti ve siber saldırıları birleştirerek “polisuç” adı verilen çoklu suç işleme yöntemlerine başvuruyor. Bu operasyonları destekleyen hizmet sağlayıcılar, kara para aklama platformları ve hacking araçları gibi çözümler sağlıyor. Böylece bu grupların büyük çapta faaliyet göstermesine olanak tanıyor.
Huione Guarantee gibi platformlar, 2021’den bu yana 70 milyar dolardan fazla işlem yöneterek yasa dışı ekosistemin büyük bir parçası haline geldi. Özellikle kripto para piyasasındaki şeffaflık potansiyelinin, pınarlık sağlama ile dengesini bulması kritik bir gereklilik olarak görülüyor.
Kripto suçlarının artışı, global düzenlemeler ve uluslararası işbirliğinin ne kadar önemli olduğunu gösteriyor. Yeniliklerle güvenlik arasındaki dengeyi kurmak, kripto para piyasasının geleceği için belirleyici olacak.