En son örnek Ethereum’da (ETH), piyasa değeri açısından en büyük ikinci kripto parada görüldü. 25 Eylül’de yani sadece bir hafta önce, merkezi borsalardaki (CEX) rezervler 16,9 milyon ETH’den 16,3 milyon ETH’ye geriledi. Platformlardan 574.000 ETH çıktı. Rakam yaklaşık 2,5 milyar dolarlık yatırımcı alımı anlamına geliyor.
Ethereum Fiyatı Alımlara Rağmen Düştü
CryptoQuant analisti Carmelo Aleman konuyla ilgili bir yorum yaparak “Ancak fiyat yükselmek yerine 4.587 dolardan 3.880 dolara yüzde 15,43’lük bir düşüş yaşadı uyarısında bulundu.
Peki, olumlu bir alım akışına rağmen ETH’nin fiyatı nasıl böylesine sert düştü? Aleman’a göre kilit nokta, piyasa yapıcıların rolünü anlamakta yatıyor. Aleman bu noktada “çok fazla tanınmayan veya en azından kamuoyunda yeterince yer bulmayan bu aktörler alım satım defterinde fiyat hareketlerini sağlama gibi işlevlerin yanı sıra trendler yaratabilir ve fiyatları istedikleri gibi yönlendirebilir” diyor.
Sorun Nereden Kaynaklandı?
Sorun, onların merkezi borsalarla yakın koordinasyon içinde hareket ederek her adımda bu platformları kayırmasıyla ortaya çıkıyor. Aynı haftanın Pazartesi ve Çarşamba günlerinde ETH’nin ve genel piyasanın keskin düşüşünde olan da buydu.
Analiste göre neden, vadeli işlemler pozisyonlarında “çok büyük bir Açık Faiz (Open Interest) dengesizliğiydi: sözleşmelerin çoğu long yönlüydü.” Piyasa yapıcılar böyle bir tabloyu fark ettiklerinde kararlı biçimde harekete geçiyorlar. Aleman bu konuyu da değerlendirerek “Piyasayı aşağı bastırıyor, fiyatları manipüle ediyor, long pozisyonlarda kayıpları tetikliyor ve CEX’lere kazandırıyorlar” yorumunu yaptı.
Yani mantık, arz ve talebin doğal işleyişini değil; yoğunlaşmış çıkarların ve kasıtlı manipülasyon stratejilerinin şekillendirdiği bir dinamiği takip ediyor.

Kalıcı İstismar
Bu bağlamda piyasanın geleceği için çıkarımlar oldukça önemli. Bir yandan şeffaflık ve düzenleme eksikliği, aşırı oynaklık ve risk algısını pekiştirerek ekosistemin ciddi ve istikrarlı bir finansal alternatif olarak konsolide olmasını zorlaştırıyor. Öte yandan bu tür uygulamaların sürmesi yatırımcı güvenini zedeliyor. Çünkü piyasanın en temel kuralları kripto para alanında geçerli görünmüyor.
Aleman’ın burada ulaştığı sonuç ise net:
Piyasada düzenleme olmadığı için bu aktörler tarafından kalıcı bir istismar söz konusu.
Ekosistem için zorluk ise iki yönlü. Birincisi, piyasa yapıcıların manipülasyon alanını daraltacak mekanizmalar kurulmalı. İkincisi ise, Aleman’ın yaklaşımına göre, Blockchain endüstrisini karakterize eden yeniliği boğmadan en savunmasız katılımcıları koruyacak düzenleyici çerçeveler oluşturulmalı.