Geçmişte ve günümüzdeki birçok politikacı ABD Federal Rezervi’nin (Fed) bağımsızlığına müdahale edilmemesi gerektiği konusunda Başkan seçilen Donald Trump’a uyarılarda bulunuyor. Trump’ın ikinci döneminde özellikle faiz indirimleri gibi önemli Fed kararlarında söz sahibi olma isteği bar. Bunu açıkça dile getirmesi ekonomi çevrelerinde derin bir endişe uyandırdı. Kimileri Trump’ın bu tutumunun ülkenin finansal istikrarını ciddi anlamda zedeleyebileceği düşüncesinde.
Trump’ın Müdahale Çabalarının Ekonomiye Olası Etkileri
Financial Times’ın analizine göre Trump’ın Fed’in bağımsızlığını zayıflatmaya yönelik hamleleri sıkıntılı. ABD ve küresel finans piyasaları üzerinde ciddi dalgalanmalara neden olacak. 2017 yılında Fed Başkanı olarak atanan Jerome Powell Trump’ın taleplerine karşı koyduğu için Trump tarafından “düşman” ve “bilgisiz” gibi ağır eleştirilerle karşılaşmıştı.
Trump Fed’in faiz indirimi konusunda daha “esnek” bir politika izlemesini istiyor. Powell ise kurumun ekonomik bağımsızlığını savunarak direnç gösterdi. Powell Trump’ın politikalarının enflasyonist bir risk oluşturabileceği endişesini taşımaya devam ediyor. Geçtiğimiz hafta Federal Açık Piyasa Komitesi (FOMC) tarafından faiz oranlarının yüzde 4,5-4,75 aralığına çekilmesi de bu endişelerin bir göstergesi olarak değerlendiriliyor.
Bu durumda Trump’ın danışmanları da ona Powell’ı görevden alma veya etkisini sınırlama gibi düşüncelerine karşı daha temkinli olması gerektiğini tavsiye ediyor. Powell görev süresi boyunca istifa etmeyeceğini defalarca ifade etti ve 2026’ya kadar bu görevde kalacak. Üstelik Fed üyelerini görevden almanın yasal zorlukları var. Bu nedenle bu tür bir hamlenin başarıya ulaşması da oldukça düşük. Yani Trump’ın isteği olsa bile bu kadar kolay bir sonuç elde etmesi mümkün görünmüyor.
Yasal Çerçeve Fed’in Bağımsızlığını Güvence Altına Alıyor
Başkanın Fed üzerinde doğrudan yetkisi yalnızca atamalarla sınırlı durumda. Adayların Fed başkanlığı, başkan yardımcılığı ve üyelik görevlerine getirilebilmesi için Senato onayı gerekiyor. Hem Cumhuriyetçi hem de Demokrat başkanlar geçmişte Fed’i kendi çıkarlarına göre yönlendirme girişimlerinde bulunmuştu. Ancak bu çabaların çoğu başarısız oldu.
Powell da yaptığı bir açıklamada “Ekonomik istikrar ve güven için bağımsız kararlar almak zorundayız” dedi. Böylece Fed’in siyasi etkilere kapalı kalması gerektiğini vurguladı. Çoğu politika yapıcı da Fed’in bağımsızlığının korunması durumuna dikkat çekiyor. Buna göre ABD ekonomisinin uzun vadeli çıkarları için kritik önemde olduğunu kabul ediyor.
Bu bağımsız duruş tüketiciler ve yatırımcılar arasında güven duygusunu pekiştirirken piyasalarda da istikrar sağlıyor. Trump’ın Fed üzerinde kendi lehine bir baskı kurma girişimleri bazı ekonomistlere göre ABD ekonomisini resesyon tehlikesiyle karşı karşıya bırakabiliyor.