Çin’in para birimi yuan, önümüzdeki günlerde ciddi bir düşüşle karşı karşıya kalabilir. Bu durum, Asya’daki birçok ekonomi için olumsuz bir tablo çizerken Japonya Merkez Bankası (BOJ) için farklı bir fırsat sunabilir. Pekin, eski ABD Başkanı Donald Trump’ın gümrük tarifelerine karşılık yuanı bilerek zayıflatmayı düşünürken, Japonya ise bu hareketten yararlanabilecek bir konumda bulunuyor. Uzmanlar, Japon yeninin yuanın bu hamlesine duyarlı olduğunu ve BOJ’nin para politikalarını bu değişim doğrultusunda şekillendirebileceğini belirtiyor.
Ticaret Savaşı Japon Ekonomisine Nasıl Yansıyor?
2025 yılı itibarıyla Trump’ın Çin mallarına %25 oranında gümrük tarifesi uygulama planı, Pekin’i harekete geçirdi. Çin, bu vergilere karşılık yuanın değerini 7,27’den 7,5 seviyesine düşürmeyi planlıyor. Amaç, Çin mallarını daha rekabetçi hale getirerek tarifelerin etkisini azaltmak.
Bu durum Japon yenini doğrudan etkiliyor. BNP Paribas stratejisti Jain Chandresh, yuanın değer kaybı halinde yenin dolar karşısında 156 seviyesine kadar gerileyebileceğini öngörüyor. Olası bir devalüasyon olmadan, yenin 2025 sonunda 140 seviyelerinde kalması bekleniyor. Ancak bu senaryo, Japonya için oldukça dalgalı bir ekonomik yılın habercisi. BOJ’nin Temmuz ayında faiz artırarak 15 yılın zirvesine çıkması, küresel piyasalarda sert hareketlere yol açmıştı. Japonya Başbakanı Shigeru Ishiba da yuanın değer kaybının Japon ekonomisine biraz olsun denge sağlayabileceğini ifade etti.
BOJ’nin Aralık Toplantısında Neler Bekleniyor?
18-19 Aralık tarihlerinde gerçekleşecek olan BOJ toplantısında alınacak kararlar merakla bekleniyor. Temmuz ayında benzer bir senaryoda alınan faiz kararı, küresel piyasalarda büyük bir kargaşaya neden olmuştu. Reuters’ın yaptığı bir ankette ekonomistlerin %54’ü, BOJ’nin politika faizinde değişiklik yapmayacağını öngörüyor. Bankanın, ücret artışları ve ticaret politikaları konusunda daha net bir tablo oluşmasını bekleyerek kararlarını Ocak ayına erteleyebileceği düşünülüyor.
Japonya’da enflasyon 30 aydır %2 seviyesinin üzerinde seyrediyor. Ücret artışları %2,5 ila %3 arasında dalgalansa da hane halkı harcamaları üç aydır düşüşte. Bu belirsizlikler içinde BOJ, döviz piyasalarındaki oynaklığa karşı dikkatli bir tutum sergiliyor. Ancak yenin 155 seviyesine ulaşması durumunda bankanın beklenenden daha erken harekete geçebileceği belirtiliyor.
BOJ’nin Bekle-Gör Politikası İşe Yarayacak mı?
Japon yeninin bu yıl yaşadığı dalgalanmalar, BOJ’nin politikalarının küresel etkilerini bir kez daha gözler önüne serdi. Çin yuanının değer kaybı, yen üzerindeki baskıyı hafifletebilir. Ancak bu, Japon ekonomisinin genel dengesi üzerinde yeni riskler oluşturabilir. BOJ’nin bir sonraki adımında, yenin hareketleri ve Federal Rezerv’in dolar üzerindeki politikaları belirleyici olacak.