Finans dünyasının bir sonraki büyük göçünün çoktan başlamış olabileceğine dair yorumlar gelmeye başladı. TheBlock’un 31 Ekim 2025 tarihli haberine göre Standard Chartered geleneksel varlıkları Blockchain’e taşımaya hazırlanıyor. Banka, stablecoin’ler hariç tokenleştirilmiş gerçek dünya varlıkları (RWA) piyasasının üç yıl içinde 35 milyar dolar seviyesinden 2 trilyon dolara ulaşabileceğini öngördü. Belirtilen öngörü gerçekleşirse, tokenizasyon modern finansın en hızlı büyüyen sektörlerinden biri haline gelecek. Ayrıca ilk dönem borsa yatırım fonları (ETF) ile dijital ödemelerin toplamına rakip olacak.
Stablecoin’lerin Attığı Sessiz Temel
Standard Chartered’a göre devrim hisse senetleri ya da tahvillerle değil, kripto para dünyası ile geleneksel bankacılık dünyası arasına sessizce bir köprü kuran, itibari paraya dayalı basit tokenler olan stbalecoin’ler ile başladı. Stablecoin’ler para piyasası fonlarının, hisse senetlerinin ve kurumsal enstrümanların ardından gelmesini sağlayan parasal akışı, güveni ve kullanıcı aşinalığını ortaya koydu.
Konuyla ilgili konuşan kripto varlıklar varlık araştırma başkanı Geoffrey Kendrick bankanın altyapısının zaten hazır olduğunu dile getirdi. Stablecoin kavramının artık kabul gördüğünü ifade eden Kendirck geri kalan her şeyin artık Blockchain’e taşınabileceğini vurguladı.
Ethereum’un Süregelen Hakimiyeti
Daha hızlı ya da daha ucuz mutabakat vaat eden onlarca yeni ağ olmasına rağmen banka, yaklaşan kurumsal tokenizasyon dalgasının büyük ölçüde Ethereum üzerinde gerçekleşeceğine inandığını açıkladı. Kendrick, Ethereum’u savaşla sınanmış ve sıkıcı, sermaye piyasalarının tam olarak ihtiyaç duyduğu şey olarak tanımladı.
On yılı aşkın kesintisiz çalışma süresiyle Ethereum’un güvenilirliği, onu küresel mutabakat sistemleri için güvenli bir temel kılıyor. Kendrick tam da bu noktada hızın güzel olduğunu ifade ederek esas olanın ise güven olduğunu belirtti.
2 Trilyon Dolarlık Piyasanın Silueti
Standard Chartered’ın yaklaşımı geleceğin ekosistemini dört ana kategoriye ayırdı. Yaklaşık 750’şer milyar doların, daha hızlı mutabakat ve gelişmiş şeffaflık talebiyle, tokenizasyon tabanlı para piyasası fonları ve halka açık hisse senetlerinden gelmesi bekleniyor. Kalan 500 milyar dolar ise tokenize yatırım fonları, gayrimenkul, emtia, özel kredi ve geleneksel olarak likit olmayan diğer varlıklara dağılacak.
Böyle bir dönüşüm, alım satımın, saklamanın ve takasın gerçek zamanlı işlendiği dijital sermaye piyasalarına Blockchain ağlarını fiilen dönüştürmek anlamına da geliyor.
DeFi’nin İkinci Perdesi
Kendrick’in raporu, bu yükselişi DeFi’nin geleneksel finansla gerçek anlamda yakınsadığı an olarak çerçeveliyor. Yıllarca merkeziyetsiz finans, kredi verme, staking ve spekülasyon gibi kripto tabanlı yerel faaliyetler etrafında döndü. Ancak tokenize varlıkların yükselişi, ona çok daha geniş bir amaç kazandırabilir.
Standard Chartered’ın iyimserliğinin önemli bir kısmı, Amerika Birleşik Devletleri’nde son dönemde kaydedilen mevzuat ilerlemesine dayanıyor. 2025’te kabul edilen GENIUS Act, stablecoin ihraççılarına uzun süredir aranan netliği sağlayarak kurumsal benimsemenin kilidini açtı. 2026’nın başlarında beklenen Digital Asset Market Clarity Act ise bu kesinliği daha geniş varlık sınıflarına yayacak gibi.
Standard Chartered’a göre SEC ve CFTC gibi düzenleyiciler, çerçevelerini yasanın niyetiyle hizalarsa tokenleştirme kenar bir inovasyondan küresel finansın temel direğine dönüşebilir. Kendrick’in uyardığı tek potansiyel engel ise 2026 ara seçimlerinden önce düzenlemelerin uygulanmasını engelleyebilecek siyasi bir kilitlenme.