Donald Trump’ın gümrük tarifeleri üzerine kurduğu yeni planlar 2026’ya kadar ABD ekonomisinin altını üstüne getirebilir. Morgan Stanley’nin baş ekonomisti Seth Carpenter bu tür adımların enflasyonu körükleyeceğini ve ekonomik büyümeyi baltalayacağını söylüyor. Carpenter’a göre bu tarz bir politika izlemek tabiri caizse “kendi bindiğiniz dalı kesmek” gibi bir sonuç doğuracak. Biraz sert ama haklı bir yorum gibi.
Trump’ın Vergi Planı: Kime Yarar Kime Zarar?
Trump’ın ithal mallara %10 ila %20 arasında değişen ek vergiler koyma hedefi özellikle Çin’den gelen mallar için bu oranı %100’e kadar çıkarma düşüncesiyle dikkat çekiyor. “Diğer ülkelerden para çekme” stratejisi kulağa ilginç gelse de ekonomistler bu hamleyi oldukça riskli buluyor. Carpenter tarifelerin ABD ekonomisine ağır bir darbe vuracağını ve bunun etkilerinin kısa sürede fark edileceğini belirtiyor. Gerçekten de bir ekonomi bu kadar radikal adımlarla ne kadar sürdürülebilir kalabilir ki?
Bu tarifelerin etkilerini en fazla hissedecek sektörler arasında otomotiv elektronik ve perakende ön sırada yer alıyor. Artan maliyetlerin tüketicilere yansıtılacağı ise kaçınılmaz görünüyor. Örneğin Çin’den ithal edilen ürünlere %60 ek vergi konulursa otomobil fiyatlarının uçması mümkün. Bu da yalnızca otomobille sınırlı kalmayıp telefon ve bilgisayar gibi temel elektronik ürünlerin fiyatlarını da yukarı çekecek.
Geçen yıl ekim ayında yıllık bazda %26 oranında artan enflasyon eylül ayında %24 seviyesine gerilemişti. Bu düşüş ümit vericiydi ancak Trump’ın tarifeleri devreye girerse bu eğilim tersine dönecektir. Federal Rezerv’in faiz indirimi politikası büyümeyi desteklemeye çalışıyor. Ancak tarifelerin bu çabaları boşa çıkarma ihtimali oldukça yüksek. Ekonominin iki ayağını farklı yönlere çekmek sizce de biraz kaotik bir durum değil mi?
Çin ve Küresel Arenadaki Tepkiler
Çin Devlet Başkanı Şi Cinping Trump’ın tarifelerine karşı küresel bir dayanışma oluşturma arayışında. Şi bu politikaların yalnızca ABD-Çin ilişkilerini değil küresel ticaret dengelerini de altüst edeceğini ifade ediyor. G-20 ve APEC zirvelerinde serbest ticaretin önemine vurgu yaparak ülkeleri korumacılıktan uzak durmaya çağırıyor.
Ancak Çin de kolay bir süreçten geçmiyor. Emlak sektöründeki kriz ve deflasyon tehlikesi Çin ekonomisinin kırılganlığını artırıyor. Trump’ın tarifeleri Çin’in Gayri Safi Yurtiçi Hasılası’nda ciddi bir düşüşe neden olacak. Peki ya ABD müttefikleri? Kanada ve Avustralya gibi ülkeler ticari çıkarlarını korumak için Çin’e karşı benzer tarifeler koymayı düşünecek. Ancak bu da küresel ticaretteki düğümü iyice karmaşık hale getirecek gibi.
Trump’ın tarifeleri sadece ekonomiyle sınırlı kalmayıp siyasi arenada da büyük yankı ortaya koyacak. Artan maliyetler işten çıkarmalar ve büyümenin sekteye uğraması Trump’ın iç siyasi desteğini ciddi anlamda zayıflatacaktır. Kriptofoni.com olarak değerlendirdiğimizde ABD ekonomisinin bu süreçten nasıl çıkacağını şimdiden kestirmek zor. Ancak görünen o ki bu politikalar uzun vadede tamir edilmesi güç bir hasar bırakacak.