Amerika Birleşik Devletleri Merkez Bankası (Fed), Eylül ayındaki toplantısında faiz oranlarını yalnızca çeyrek puan indirmeyi planlıyor. Piyasalardaki çoğunluğun görüşü bu yönde. Büyük bankalar daha büyük bir indirim talep etse de, ekonomistlerin %80’i, faiz oranlarının %5 ila %5.25 aralığına düşürülmesinin yeterli olacağını düşünüyor.
Fed Acele Etmiyor
Piyasanın büyük oyuncuları, JPMorgan Chase ve Citigroup gibi devler, Temmuz ayı istihdam verilerinden sonra Eylül ayında yarım puanlık bir indirim çağrısında bulunsa da, ekonomistler bu çağrılara katılmıyor. Fed, aceleci kararlar almak yerine temkinli adımlar atmayı tercih ediyor.
Temmuz ayı istihdam raporunun hayal kırıklığı yaratması, işsizlik oranının son üç yılın en yüksek seviyesine çıkması Fed’in kararlarını etkiliyor. Ancak, Fed Başkanı Jerome Powell liderliğindeki karar alıcılar, istihdamı yüksek tutma ve enflasyonu %2 hedefine indirme konusundaki kararlılıklarından ödün vermiyorlar.
Enflasyonun Gölgesinde Faiz Kararları Bekleniyor
Enflasyon tarafında ise durum nispeten sakin. Temmuz ayında enflasyonun hafif bir artış gösterdiği belirtiliyor, ancak bu artış Fed’i endişelendirecek kadar büyük değil. Tüketici Fiyat Endeksi’nin (CPI) Haziran ayına göre %0.2 oranında arttığı tahmin ediliyor. Bu küçük artış, yıllık enflasyon oranını 2021 başlarından bu yana en düşük seviyelerden birinde tutmaya devam ediyor.
Bununla birlikte, Fed yetkilileri için işgücü piyasasındaki gelişmeler dikkatle izleniyor. Enflasyon baskılarının hafiflemesi, Fed’e faiz oranlarını düşürme konusunda biraz daha rahat hareket etme imkanı tanıyor, ancak işgücü piyasasındaki yavaşlama ve işsizlik oranındaki artış göz ardı edilmiyor. Temmuz ayı istihdam raporu, ABD işverenlerinin işe alımları yavaşlattığını gösteriyor, bu da bir durgunluğun kapıda olabileceği endişesini doğuruyor.
Ekonomistler Ne Bekliyor?
Ekonomistlerin büyük çoğunluğu (%69), ABD’nin resesyondan kaçınabileceğine inanıyor. Yumuşak bir inişin mümkün olduğunu, yani ekonominin yavaşlayacağını ama çöküşe uğramayacağını düşünüyorlar. Diğer yandan, ekonomistlerin %10’u, bu yumuşak inişin ancak Fed’in hızlı ve agresif adımlar atmasıyla gerçekleşebileceğini öne sürüyor. Ancak, %22’lik bir kesim, resesyonun kaçınılmaz olduğunu düşünüyor.
Bu ihtiyatlı yaklaşım, Fed’in gelecekteki faiz kararlarında da kendini gösterebilir. Fed’in Eylül ayında çeyrek puanlık bir indirimi tercih etmesi ve ardından Kasım, Aralık ve hatta 2025’in başlarına kadar bu ihtiyatlı duruşunu sürdürmesi bekleniyor. Enflasyonun seyrine bağlı olarak, bu kararlar ekonomi üzerinde kalıcı etkiler yaratabilir.