Bitcoin madenciliğinin zorluk oranını takip ettiğimde 31 Mayıs’ta ulaştığı o baş döndürücü zirve olan 126,9 trilyondan, 15 Haziran itibarıyla 126,4 trilyona doğru hafif bir gevşeme olduğunu görüyorum. Küçük geri çekilme ağın kolektif işlem gücüne göre kendini otomatik olarak ayarlayan o akıllı sistemin bir nefes alışı anlamına geliyor. Ancak bu tablonun ardında küçük ve orta ölçekli madenciler için gittikçe daha çetin hale gelen bir mücadele alanı var. Büyük şirketler ise bu dönemde üretimi artırıp Bitcoin’lerini birer hazine gibi saklayarak daha stratejik bir rota çiziyorlar.
Halving Sonrası Küçük Madenciler Ayakta Kalma Mücadelesi Veriyor
2024 Nisan’ında gerçekleşen o büyük halving süreciyle birlikte blok başına verilen ödülün 6,25 BTC’den 3,125 BTC’ye düştüğünü biliyoruz. Bu kesinti küçük madencilerin gelirini adeta ikiye bölerken enerji maliyetleri ve donanım giderlerinin oluşturduğu kıskaç onları iyice köşeye sıkıştırıyor. Zaten dar bir kar marjıyla ayakta durmaya çalışan birçok işletmenin kabaran elektrik faturalarıyla nasıl daha da zorlandığı ortada. Özellikle verimsiz enerji altyapısına sahip bölgelerde faaliyet gösterenlerin, operasyonlarını sürdürmek için adeta para yaktığına tanık oluyoruz. Bu durum onları ya ucuz enerji kaynaklarının izini sürmeye ya da Bitcoin fiyatının keskin bir yükseliş göstereceği o umut dolu günü beklemeye itiyor.

Bitcoin ağının işlem gücünün, yani hashrate’in halen güçlü seyrettiğini ve Nisan ayında 1 zetahash sınırını aşarak psikolojik bir eşiği geride bıraktığını gördük. Ancak zorluk seviyesindeki küçük düşüş, bana sistemin artık bazı madencilerin oyundan çekildiğini kabul ettiğinin bir işareti gibi geliyor. Büyük oyuncuların aksine küçük madenciler için bu sürecin sürdürülebilir olmadığı da bir gerçek. Teknolojik yeniliklerin hızına ayak uyduramayanların piyasa haritasından silinmesi kaçınılmaz bir son gibi görünüyor.
Dev Madencilik Şirketleri Bitcoin Stoklamaya Başladı
Küçüklerin varoluş mücadelesini izlerken halka açık dev şirketlerin ne denli agresif bir büyüme sergilediğine şahit oluyoruz. Marathon Digital, Mayıs ayında 950 adet Bitcoin ürettiğini duyurdu. Rakamın Nisan’a kıyasla %35’lik bir sıçrama anlamına geldiğini unutmayalm. Dahası, şirket bu Bitcoin’leri nakde çevirmek yerine kasasında biriktirmeyi tercih etmiş. CFO Salman Khan’ın ayı rekor bir üretimle kapattıklarını ve tek bir BTC bile satmadıklarını belirten sözleri bu stratejinin altını çiziyor. Şirketin rezervi böylece 49.179 BTC’ye ulaşmış.
Benzer bir rotayı yenilenebilir enerjiye odaklanan CleanSpark da izliyor. Mayıs ayında 694 adet Bitcoin üretmeyi başarmışlar. Rakam bir önceki aya göre %9’luk bir artış demek. Şirketin hash gücü de ay sonunda 45,6 EH/s’ye ulaşmış. CEO Zack Bradford bu artışı çevreci enerji yatırımlarına ve yeni nesil donanımlara bağladı. CleanSpark gibi şirketlerin yalnızca üretimle yetinmeyip Bitcoin’i kurumsal bilançolarına stratejik bir varlık olarak nasıl dahil ettikleri ortada.