Bu rehberimizde, kripto para sahiplerinin, gelir elde etmek amacıyla kripto paralarını diğer kullanıcılara borç verdikleri model olan Yield Farming’i inceleyeceğiz. Böylelikle Yield Farming Nedir sorusunun cevabı da netlik kazanmış olacak.
Yield Farming Nedir?
Yield Farming, ek kripto para birimi biçiminde yüksek getiri veya ödüller elde etmek için kripto paraları stake etme veya ödünç verme uygulamasıdır. Merkeziyetsiz Finans’ın (DeFi) bu yenilikçi fakat oldukça riskli ve değişken uygulaması, likidite madenciliği gibi diğer yenilikler sayesinde son zamanlarda popülaritesini artırdı. Yield Farming, halen gelişmekte olan DeFi sektörünün büyümesini sağlayan en büyük faktörlerden. Yield Farming’in desteğiyle 2020’de DeFi’ın toplam piyasa değeri 500 milyon dolardan 10 milyar dolara çıktı ve yükseliş devam ediyor.
Yield Farming protokolleri, likidite sağlayıcılarını (LP) kripto paralarını bir akıllı sözleşmeye dayalı likidite havuzunda riske atmaya veya kilitlemeye teşvik eder. Kullanıcının likidite havuzuna katılım sağlaması için işlem ücretlerinin belirli bir yüzdesi, faiz veya bir yönetim token’ı verilmektedir. Bu kazançlar genel olarak yıllık yüzde getiri (APY) olarak ifade edilir. Bir likidite havuzuna ne kadar çok kullanıcı fon eklerse kazancın değeri de artar.
İlk başta, çoğu Yield Farming kullanıcısı popüler stablecoin’ler USDT, DAI ve USDC 1,00 $’yi stake ederek farming yaptı. Bununla birlikte, en popüler DeFi protokolleri artık Ethereum 3.295,48 $ ağında çalışıyor ve sözde likidite madenciliği için stablecoin’lere ek olarak birçok yönetim token’ları sunuluyor.
Likidite madenciliği, bir Yield Farming kullanıcısının ek kazanç olarak token’larla ödüllerilmesiyle gerçekleşir. Compound, yönetim token’larının hızla yükseldiği dönemde COMP’u platform kullanıcılarına vermeye başladıktan sonra öne çıktı.
Çoğu Yield Farming protokolü artık likidite sağlayıcılarını, genellikle Binance gibi hem merkezi borsalarda hem de Uniswap gibi merkeziyetsiz borsalarda alınıp satılabilen yönetim token’larıyla ödüllendirmektedir.
En Popüler 7 Yield Farming Protokolü
Yield Farming kullanıcıları, hisseli fonlarının getirilerini optimize etmek için genellikle çeşitli DeFi platformlarını kullanır. Bu platformlar, likidite havuzlarından çeşitli kazanç türleriyle öne çıkarlar. İşte en popüler 7 Yield Farming protokolü.
1) Compound, algoritmik olarak ayarlanmış bileşik faizin yanı sıra yönetim token’ı COMP’un kazanılabildiği, borç verme ve borçlanma varlıkları için para piyasasıdır.
2) MakerDAO, kullanıcıların kripto paralarını ABD dolarına endekslenmiş bir stabilcoin olan DAI’yi ödünç almak için teminat varlıklar olarak kilitlemelerine izin veren merkeziyetsiz kredi öncüsüdür. Faiz, “değişmezlik ücreti” şeklinde ödenir.
3) Aave, kullanıcıların varlıkları ödünç alabilecekleri ve AAVE (geçmişte LEND’di) token’ı şeklinde borç verme için bileşik faiz kazanabilecekleri para piyasaları oluşturmak için merkeziyetsiz borç verme ve borçlanma protokolüdür. Aave ayrıca, borç para alanlara kredilerin teminatsız olarak verilebildiği hızlı kredileri ve kredi delegasyonunu kolaylaştırmasıyla da bilinmektedir.
4) Uniswap, kullanıcıların hemen hemen tüm ERC20 token işlem çiftlerini aracılar olmadan takas etmelerini sağlayan oldukça popüler merkeziyetsiz borsadır (DEX) ve otomatik piyasa yapıcıdır (AMM). Likidite sağlayıcıları, likidite havuzunun her iki tarafını da 50/50 oranında paylaşırlar ve karşılığında işlem ücretlerinin yanı sıra UNI yönetim token’ının bir kısmını kazanırlar.
5) Balancer, kendisini esnek stake etme şekliyle diğer protokollerden ayıran bir likidite protokolüdür. Borç verenlerin her iki havuza da eşit olarak likidite eklemesi gerekmez. Bunun yerine, likidite sağlayıcıları değişen token oranlarına sahip özelleştirilmiş likidite havuzları oluşturma imkanına sahiptirler.
6) Synthetix, kullanıcıların güvenilir fiyatlandırma verisi sağlayabilen hemen hemen tüm geleneksel finans varlıkları için oracle’ları kullanarak sentetik kripto para birimleri oluşturmalarına olanak tanıyan bir türev likidite protokolüdür.
7) Yearn.finance, Yield Farming kullanıcıların en yüksek verim için Aave ve Compound gibi çeşitli kredi verme protokollerini kullanmalarına olanak tanıyan otomatik merkeziyetsiz toplama protokolüdür. Yearn.finance algoritmik olarak en karlı farming hizmetlerini arar ve karlarını maksimize etmek için yeniden düzenlemeyi kullanır. Yearn.finance, 2020 yılında yönetim token’ı YFI’nin bir aşamada 40.000 doların üzerine çıkmasıyla büyük ilgi topladı.
Diğer önemli Yield Farming protokolleri ise şunlardır: Curve, Harvest, Ren ve SushiSwap.
Yield Farming’in Riskleri
Yield Farming inanılmaz derecede karmaşık olabilir ve hem borç alanlar hem de borç verenler için önemli finansal riskler söz konusudur.
Genellikle yüksek Ethereum gas ücretleriyle karşı karşıya kalınır ve yalnızca sermaye olarak binlerce dolar sağlandığında kazanç getirir. Kullanıcılar piyasaların dalgalı olduğu dönemlerde daha fazla kayıp ve fiyat düşüşü riskiyle karşı karşıya kalırlar. Veri sağlayısı CoinMarketCap, riskleri keşfetmenize yardımcı olmak için gelişmiş Yield Farming sayfasına sahiptir. Sayfaya buradan devam ederek ulaşabilirsiniz.
Yield Farming, protokollerin akıllı sözleşmelerindeki olası güvenlik açıkları nedeniyle saldırılara ve dolandırıcılığa son derece açıktır. Bu kodlama hatalarıyla yeni sözleşmelerin ve özelliklerin, genellikle denetlenmeden veya önceki rakiplerden kopyalandığı, protokoller arasındaki yüksek rekabet nedeniyle sık sık karşılaşılmaktadır. Ciddi para kayıplara neden olan güvenlik açıklarına örnek olarak Yam protokolü (kritik bir hatanın ortaya çıkmasından önceki günlerde 400 milyon dolardan fazla para topladı) ve Ekim 2020’de bir likidite saldırısına uğrayan Harvest.Finance’da 20 milyon dolardan fazla kayıp yaşandı.
DeFi protokolleri denetlenmezler ve sorunsuz çalışması için çeşitli uygulamalara bağlıdır. Bu temel uygulamalardan herhangi biri hack’lenirse veya amaçlandığı gibi çalışmazsa, bu uygulama ekosisteminin tamamını etkileyebilir ve yatırımcı fonlarında kalıcı kayıplar yaşanabilir.
Son dönemde hayvanlara ve meyveye dayalı isimlerle sözde meme token’ları ve binlerce APY getirisi sunan riskli protokollerde bir artış oldu. Kodları büyük ölçüde denetlenmediğinden ve fon iadeleri fiyat dalgalanması nedeniyle ani tasfiye riskleriyle karşı karşıya olmasından dolayı bu protokolleri dikkatli bir şekilde kullanmanız önerilir. Bu likidite havuzlarının birçoğunda, geliştiricilerin havuzdan tüm likiditeyi çekerek, fonlarla birlikte ortadan kayboldukları sık rastlanan bir durumdur.
Doğası gereği Blockchain değişmez olduğundan çoğu zaman DeFi’da yaşanan kayıplar işlemlerin geri alınamaz olmasından dolayı kalıcıdır. Bu nedenle, kullanıcıların Yield Farming risklerine karşı bilinçli hareket etmeleri ve kendi araştırmalarını yapmaları tavsiye edilir.