Kripto para dünyasında önemli şahıslardan bir tanesi de kuşkusuz TRON kurucusu Justin Sun. Sun, Japonya’da 25 Ağustos 2025 tarihinde başlayan ve iki gün sürecek olan WebX2025 zirvesinde konuştu. Kendisi bir sunum yaparak TRON Blockchain’in stablecoin alanındaki güçlü konumuna vurgu yaptı. Söyledikleri gerçekten çok ilginçti. TRON ağı üzerinde dolaşımdaki 82 milyar USDT’ye özellikle vurgu yaptı. Ayrıca günlük aktif kullanıcı sayısının da 1 milyonu geçtiğini vurguladı. Açıklamalarının detaylarına şöyle bir bakalım.
TRON, Finansal Dijitalleşmenin Omurgasına Dönüştü
Sun’ın konuşmasına baktığımızda stablecoin’lerin küresel finansın dijitalleşmesinde bir omurga haline geldiğini özellikle vurguladığını belirtebiliriz. Ona göre bu dönüşümde TRON’un da katkısı kesinlikle yadsınamaz. Çünkü USDT’nin büyük bir çoğunluğu zaten TRON ağı üzerinde işlem görüyor. Ayrıca ekosistemin kullanım kolaylığı da var. Bir de işlem verimliliği söz konusu.
Sun ayrıca başka bir konuya daha temas etti. Yine konu stablecoin’di ama bu sefer USD1 isimli yeni bir stablecoin’e vurgu yaptı. Stablecoin ihraççılarının TRON ağının avantajlarını fark etmeye başladıklarını vurguladı. TRON’a stablecoin’lerin taşıyıcısı açısından bakılabileceği gibi aynı zamanda yeni nesil dijital finansın araçlarının geliştirildiği bir merkez olarak da yaklaşılabilir.
WebX2025: Asya’nın En Büyük Blockchain Sahnesi
Bilindiği üzere Japon kripto medya kuruluşu CoinPost tarafından düzenlenen WebX Asya’nın en büyük ve en etkili Blockchain konferanslarından biri. Etkinliğin her yıl Tokyo’da gerçekleştirildiğini belirtelim. Etkinliğe kripto para şirketleri, finans kurumları, politika yapıcılar ve geliştiriciler katılıyor. Bir anlamda sektörel diyalog güçlendirilmiş oluyor.
Justin Sun’ın burada yer alması elbette çok önemli. Çünkü TRON açısından bakıldığında aslında kendisine biçilen rolün katılımcılara aktarılması açısından değerli olduğu görülüyor. Merkez bankası dijital para birimleri ile regülasyon tartışmalarının yoğunlaştığı bir dönemde Justin Sun’ın konuşması TRON’un öncülüğünü vurgulaması açısından da önemli.