Satoshi Nakamoto Kimdir? 9 Başlıkta Bitcoin’in Mucidi

Satoshi Nakamoto, 2008’de Bitcoin 99.621,00 $’in (BTC) ünlü whitepaper’ını yayınlayan ve dünyanın ilk küresel kripto para projesini başlatan gizemli isimdir. Satoshi Nakamoto’nun kimliği, yıllardır birçok kişi ve analiz tarafından araştırılmasına rağmen hala bilinmemektedir. Cypherpunk hareketi ile ilişkilendirilen Satoshi Nakamoto, Bitcoin protokolünü 2009’da başlatarak finansal dünyada devrim yaratmıştır. Bitcoin’in yaratılmasında önemli katkıları olan Hal Finney ve Nick Szabo, Satoshi Nakamoto olduğu düşünülen isimler arasındadır. Satoshi Nakamoto’nun büyük bir Bitcoin servetine sahip olduğu ve ortadan kaybolduğu bilinmektedir.

Satoshi Nakamoto Kimdir?

Satoshi Nakamoto, dünyanın ilk küresel ölçekte kullanılabilir kripto para projesi olan Bitcoin’in arkasındaki isimdir. Peki, kripto para devrimini başlatan bu gizemli figür kimdir?

Bu, 2008’de ünlü Bitcoin white paper’ının yayınlamasından bu yana binlerce kişinin kafasını karıştıran bir sorudur. Bu 9 sayfalık belge, hızla kriptografik olarak güvence altına alınmış kripto paralar olarak bilinen bir endüstriyi harekete geçirecek ve bilinmeyen Satoshi Nakamoto yeni bir finansal sınır çizecekti. Büyük bulmacaların hepsinde olduğu gibi, Bitcoin’in yaratıcısını bulma arayışı da birkaç önemli şüpheli, ipucu ve yanlış izlerden oluşuyor. Yıllar içinde, analistler Nakamoto’nun yazı stilinden zaman dilimi aktivitelerine kadar her şeyi dikkatlice inceleyerek olası yerini daraltmaya çalıştı ancak bugüne kadar kesin bir kanıt bulunamadı.

Satoshi Nakamoto Hakkında Bilinen Gerçekler

Sonsuz sorulara rağmen, Satoshi Nakamoto hakkında bildiğimiz birkaç tartışmasız gerçek var, örneğin kriptografi ve bilgisayar bilimi konusundaki uzmanlığı. Birçok önde gelen bilgisayar programcısı işlevsel bir kripto para üretemezken Satoshi Nakamoto çözümü bulmayı başardı. Bitcoin protokolünü 2009’da başlattıklarında dünya ilk sınır tanımayan, merkeziyetsiz elektronik nakit sistemini aldı.

Bu sistem, güvenilir bir aracıya dayanmadan tamamen eşten eşe şekilde çalışıyordu. Bu, Satoshi Nakamoto’nun anonimliğinin ve nihai kayboluşunun daha da anlamlı hale getirdiği tarihte bir dönüm noktasıydı.

Cypherpunklar Kimlerdi?

Birçok kişi Satoshi Nakamoto’yu Cypherpunk hareketi ile ilişkilendirmektedir. Cypherpunklar, günlük hayatımızda gizliliği artırmak için kriptografi kullanımını savunan bireyler olarak tanımlanır. Dünyanın en önde gelen bilgisayar bilimcileri ve programcıları arasında Satoshi Nakamoto ve Hal Finney de yer almaktadır. Diğer önemli üyeler arasında Hashcash’in mucidi ve Blockstream’in mevcut CEO’su Adam Back, BitGold’un yaratıcısı Nick Szabo ve B-money’nin yaratıcısı Wei Dai yer alır.

Cypherpunk hareketi, kendi kendine egemen gizlilik ve hükümet gözetiminin kaldırılmasına odaklandı. Kripto para ağlarının takma ad, merkeziyetsiz ve eşten eşe doğası bu temel inançlardan kaynaklanıyor.

Bitcoin’in Yaratılışı

Bitcoin’in ilk günlerinde Satoshi Nakamoto ve diğer ilgili kriptograflar arasındaki çoğu tartışma, Metzdowd.com tarafından barındırılan bir e-posta listesinde gerçekleşti. Nakamoto, protokolü 2007 civarında kodlamaya başladığını ve 2008’de Bitcoin whitepaper’ının yayınlanmasından bir yıl önce olduğunu belirtir.

Satoshi Nakamoto Ağustos 2008’de bitcoin.org web sitesi alan adını satın aldı. Çeşitli kaynaklar, başka bir geliştirici olan Martti Malmi’nin de bu sürece dahil olduğunu belirtir ancak, Malmi bu iddiayı Twitter’da (yeni adıyla X) kamuoyuna açık bir şekilde reddetmiştir. 3 Ocak 2009 tarihinde Satoshi Nakamoto Bitcoin protokolünü, genesis bloğunu madencilik yaparak etkinleştirdi. Bu blok, Bitcoin’in Blockchain’inin ilk blok oldu. Bu olayı kutlamak için Satoshi Nakamoto, o günün The Times gazetesinin başlığını ünlü bir şekilde bloğa yerleştirdi: “The Times 03/Jan/2009 Chancellor on brink of second bailout for banks.”

Bitcoin’in çıkışı  2008 mali krizinin hemen ardından geldi. Bu,  ABD’nin alt-prime mortgage felaketinin küresel ekonomi üzerinde büyük hasar yarattığı ve insanların yaşamlarını olumsuz etkilediği bir dönemdi. Erken Bitcoin destekçileri arasında Gavin Andresen ve merhum Hal Finney de dahil olmak üzere birçok kişi projeye hızla katıldı. Hal Finney, o dönemde yeniden kullanılabilir Proof of Work (PoW) konsensüs mekanizmasını geliştirmekle kredilendirilen bilgisayar biliminin önde gelen beyinlerinden biriydi. Bu özellik, Bitcoin’in merkeziyetsiz altyapısının merkezi bir bileşeni haline gelecekti.

Satoshi Nakamoto’nun Ortadan Kayboluşu

Satoshi Nakamoto, Bitcoin’in lansmanından sonra en büyük kripto paranın protokolünü önümüzdeki üç yıl boyunca rafine etmeye devam etti. 23 Nisan 2011 tarihinde Satoshi Nakamoto’nun son çevrimiçi yazışma tarihidir.

Bitcoin geliştiricisi Mike Hearn’e gönderdiği bir e-postada Satoshi Nakamoto, “Başka şeylere geçtim. Gavin [Andresen] ve herkesle birlikte iyi ellerde.” diye yazdı. Bu e-postadan birkaç yıl sonra Satoshi Nakamoto’nun resmi hesaplarından yeni mesajlar ortaya çıktı ancak çoğu kişi bu profillere hacker’ların erişim sağladığına inanıyor.

Satoshi Nakamoto Hakkındaki Söylentiler

Satoshi Nakamoto’nun P2P Foundation profilinde, 48 yaşında bir Japon erkek olduğu belirtilmektedir (2023 itibarıyla) ancak bu bilgilerin doğruluğu ve güvenilirliği pek dikkate alınmamaktadır. Diğer bilgiler, örneğin yazım tarzı ve Bitcoin genesis bloğuna bir İngiliz gazetesinin başlığını ekleme kararı Satoshi Nakamoto’nun Birleşik Krallık’tan olabileceğine inanılmasına yol açmıştır.

Satoshi Nakamoto’nun çevrimiçi faaliyetlerinin daha yeni bir analizi bu teoriyi destekler nitelikte. 34 e-posta, 539 Bitcointalk forum gönderisi, 169 Sourceforge komiti ve Satoshi Nakamoto tarafından yayınlanan diğer önemli bilgiler incelenerek onun Bitcoin’i geliştirirken Londra’da yaşamış olabileceği sonucuna varılmıştır.

2011’de bir araştırmacı gazeteci, “Şifreleme Anahtarlarını Güncelleme ve Dağıtma” üzerine bir patent başvurusunda bulunan üç kişiyi Satoshi Nakamoto’nun arkasındaki potansiyel grup olarak işaret etti. Patent başvurusundan sadece birkaç ay önce Satoshi Nakamoto, Bitcoin’in whitepaper’ını yayınlamıştı ve “tersine çevirmek hesaplama açısından imkansız” ifadesini içeriyordu, ki bu ifade daha sonra whitepaper’da yer alacaktı.

Patentin mucitleri Neal King, Vladimir Oksman ve Charles Bry, Satoshi Nakamoto olduklarına dair iddiaları oybirliğiyle reddettiler. Diğer ilginç söylentiler arasında Illuminati, CIA ve SpaceX CEO’su Elon Musk’ın Bitcoin’in arkasındaki potansiyel şüpheliler arasında yer alması da bulunmaktadır.

Satoshi Nakamoto Olduğundan Şüphenilen İsimler

Hal Finney ve Nick Szabo’ya işaret eden ipuçları, bu iki Cypherpunk’ı Bitcoin’in olası suçluları olarak sabitlemeye devam etmektedir. İlginç bir şekilde Hal Finney, Satoshi Nakamoto’dan bir Bitcoin işlemi alan ilk kişiydi ve daha sonra Dorian Satoshi Nakamoto adında bir adamla aynı kasabada yaşadığı ortaya çıkmıştır.

Hal Finney 2014’te ölmeden önce Satoshi Nakamoto ile olan özel e-postalarının bir kısmını The Wall Street Journal ile paylaşmıştır. Bilinmeyen nedenlerle, birçok e-posta başlık verileri eksikti. Ayrıca analistler Hal Finney’in sunucusunun, Satoshi Nakamoto’nun sunucusundan önce Satoshi Nakamoto’dan e-posta aldığını kaydettiğini bulmuşlardır. Bu kanıt, Hal Finney ve Satoshi Nakamoto’nun e-postalarının aynı hesapta bağlantılı olabileceğini öne sürmektedir. Bu mesajların aynı kişiden gelip gelmediğini ve sadece dikkatleri başka yöne çekmek için olup olmadığı ise bilinmiyor.

Nick Szabo’ya işaret eden en ilginç kanıtlardan biri ise Hal Finney ve Satoshi Nakamoto arasındaki yukarıda bahsedilen e-postalardan birinden geliyor. E-postada, Satoshi Nakamoto’nun Bitcoin genel cüzdan adreslerinden ve bu cüzdan adreslerin rastgele atanmış alfasayısal kodlarının nasıl onların baş harflerini içerdiğinden bahsetmektedir. Adres: 1NSwywA5Dvuyw89sfs3oLPvLiDNGf48cPD NS = Nick Szabo. Elbette, Hal Finney’nin Satoshi Nakamoto olduğuna inanıyorsanız bu dikkati ondan uzaklaştırmak ve Nick Szabo’ya yönlendirmek için bir girişim olabilir.

Satoshi Nakamoto’nun Bitcoin Serveti

Satoshi Nakamoto’nun ağdan ayrılmadan önce kaç Bitcoin madenciliği yaptığı tam olarak bilinmese de, bunun 800 bin adet ile 1 milyon 100 bin adet BTC arasında olduğu tahmin edilmektedir. Bugünkü fiyatlarla BTC varlıkları Satoshi Nakamoto’yu dünyanın en zengin insanlarından biri yapmaktadır.

Kendini Satoshi Nakamoto İlan Eden İsimler

Herhangi bir sahipsiz devrim niteliğindeki icatta olduğu gibi birçok kişi Satoshi Nakamoto olduğunu iddia ederek ortaya çıkmıştır. Satoshi Nakamoto’nun gerçek kimliğini gizlemek için büyük çaba sarf etmesine rağmen yıllar içinde onlarca isim, Bitcoin’in arkasındaki isim olduğunu iddia etmiştir. Bu isimler şunlardır:

• Jörg Molt: Almanya’dan eski bir DJ’dir 2021’de dolandırıcılık nedeniyle tutuklanmıştır.
• Craig Steven Wright: Bitcoin’in arkasındaki isim olduğuna yönelik iddiası nedeniyle birçok uzun ve yüksek profilli yasal mücadeleye katılan Avustralyalı bilgisayar bilimcisidir.
• James Bilal Caan: Satoshi Nakamoto’nun kökenlerini açıkladığı üç bölümlük bir blog serisi yayınlayan bir NHS çalışanıdır. Tüm blog yazıları daha sonra silinmiştir.
• Debo Jurgen Etienne Guido: @realsatoshin X kullanıcı adıyla tanınan Belçikalı bir adamdır. Guido, Craig Wright’ın davalarından birini ele alan Florida Güney Bölge Mahkemesine gerçek Satoshi Nakamoto olduğunu iddia eden el yazısı bir ifade göndermiştir.
• Phil Wilson: Bitcoin’i Craig Wright ve Dave Kleiman ile birlikte geliştirdiğini iddia eden bir adamdır. Wright, Wilson’ın iddiasını sahte olarak nitelendirmeye devam ediyor.

Bu iddiaların hepsini birleştiren şey, yukarıdaki adaylardan hiçbiri iddialarını desteklemek için kanıt sunamamış olmasıdır. Satoshi Nakamoto’nun Satoshi Nakamoto olduğunu kanıtlamanın en kolay, en hızlı ve en kesin yolu, genesis bloğuyla ilişkilendirilen özel anahtarla dijital bir mesaj imzalamaktır. Alternatif olarak, genesis bloğunu madencilik yaparak elde edilen 50 adet BTC’den herhangi birini hareket ettirebilirler. Bunu yapmak, Satoshi Nakamoto’nun özel anahtarlarını ellerinde tuttuklarını kanıtlayacaktır. Bu da doğal olarak yalnızca onların sahip olabileceği bir şeydir. Her kripto para yatırımcısı gibi biz de böyle bir olayın gerçekleşmesini beklemeye devam ediyoruz.