OpenAI şu anda eski yönetim kurulu üyeleri Helen Toner ve Tasha McCauley’in CEO Sam Altman’a yönelik iddialarının ardından bir tartışmaya karışmış durumda. Halka açık bir mektupta detaylandırılan suçlamalar, Altman’ın sorumlu yapay zeka gelişimi yerine kâra öncelik verdiğini, zehirli bir işyeri kültürünü teşvik ettiğini ve yönetim kurulundan önemli bilgileri sakladığını iddia ediyor. Bu durum kamuoyunda hararetli bir tartışmaya yol açarken, mevcut yönetim kurulu üyeleri Bret Taylor ve Larry Summers Altman’ı kararlılıkla savunuyor.
İddialar Arasında Neler Var?
Geçen yıl Altman’ın OpenAI’den kovulmasında rol oynayan Toner ve McCauley, yönetim kurulunun Altman’ın eylemlerini etkili bir şekilde denetleyemediğini ve bunun da Altman’ın görevden alınmasına neden olduğunu savunuyor. Altman’ın liderliğinin OpenAI’nin misyonuna zarar verdiğini savunan bu kişiler, Altman’ın şeffaflıktan yoksun olduğunu ve zehirli bir şirket kültürü yarattığını iddia ediyorlar. Ayrıca OpenAI’nin kendi kendini düzenleyen yapısına ilişkin endişelerini dile getirerek, kar teşviklerinin kurumun kendini etkin bir şekilde yönetme kabiliyetini tehlikeye attığını öne sürüyorlar.
Buna karşılık Taylor ve Summers bu iddiaları reddediyor ve bunları çözülmüş bir konuyu yeniden açma girişimleri olarak nitelendiriyor. WilmerHale tarafından yürütülen ve Altman’ın görevden alınmasının yapay zeka güvenliği, ürün geliştirme veya kurumsal yönetişimle ilgili endişelerle ilgili olmadığı sonucuna varan bağımsız bir incelemenin bulgularını vurguluyorlar. Taylor ve Summers’a göre Altman, yönetim kurulu ve yönetim ekibiyle ilişkilerinde sürekli olarak şeffaf ve meslektaşça davrandı.
Anlaşmazlık Gerilimi Gösterdi
Kamuoyuna yansıyan anlaşmazlık, OpenAI içinde yönlendirme ve yönetişimle ilgili daha geniş bir gerilimin altını çiziyor. Şirketin YZ güvenliği çabalarında kilit rol oynayan Ilya Sutskever ve Jan Leike de dahil olmak üzere üst düzey yöneticilerin yakın zamanda yüksek profilli ayrılışları, OpenAI’nin güvenli YZ geliştirme taahhüdüne ilişkin soruları gündeme getirdi. Bu ayrılmalar, süper hizalama ekibinin dağıtılması ve Scarlett Johansson’a benzeyen bir ses modelinin izinsiz kullanılması gibi diğer tartışmalı kararlarla birleştiğinde, şirketin öncelikleri hakkındaki endişeleri artırdı.
Bu zorluklara rağmen Taylor ve Summers, OpenAI’nin sorumlu yapay zeka geliştirme konusundaki kararlılığının kanıtı olarak yeni bir Emniyet ve Güvenlik Komitesi kurulduğuna işaret ediyor. Bu komite, iç ve dış eleştirileri ele alma çabasını yansıtan kritik emniyet ve güvenlik kararlarını denetlemekle görevlendirildi. Altman’ın bu komiteye katılımı, YZ güvenliği ve yönetişimine olan bağlılığının bir başka kanıtı olarak sunuluyor.
Buna ek olarak OpenAI, hükümet ve askeri kurumlarla genişleyen işbirlikleri nedeniyle incelemelerle karşı karşıya kaldı. Savunma Bakanlığı ile yapılan anlaşmalar ve Microsoft’un da dahil olduğu ortaklıklar, askeri uygulamalarda YZ teknolojisinin kullanılmasının etik sonuçları hakkında endişelere yol açtı. Bu gelişmeler, OpenAI’nin etik YZ uygulamalarına bağlılığı konusundaki anlatıyı daha da karmaşık hale getirdi.
Tartışma aynı zamanda teknoloji şirketlerinde şeffaflık ve yönetişimle ilgili daha geniş konulara da değiniyor. Toner’in kısa süre önce bir podcast’te yaptığı açıklamalar, OpenAI yönetim kurulunun ChatGPT’nin lansmanı ve Altman’ın OpenAI Startup Fund’daki mali çıkarları gibi önemli gelişmelerden genellikle haberdar edilmediğini ortaya koydu. Bu ifşaatlar, OpenAI’nin kendisini etkin bir şekilde yönetip yönetemeyeceği ve kamu yararı için yapay zekayı ilerletme misyonunu sürdürüp sürdüremeyeceği konusundaki tartışmaları yoğunlaştırdı.