ABD’de kabul edilen yeni bir yasa, başkana kripto para birimlerine erişimi engelleme yetkisi tanıyarak geniş kapsamlı endişelere ve tartışmalara yol açtı. Bu yasa, kripto para birimlerini ve ilgili teknolojileri içeren işlemlere müdahale yetkisini artırarak, kullanıcılar ve dijital ekonomi üzerinde potansiyel etkilerine dair korkuları artırdı.
Yasaya Eleştiriler Var
Önde gelen isimlerden Scott Johnsson gibi eleştirmenler, yasanın geniş dilinin, başkana yabancı yaptırımları ihlal eden belirli protokolleri veya akıllı sözleşmeleri yasaklama yetkisi verdiğini savunuyorlar. Bu yorum, merkezi olmayan teknolojilere olan potansiyel etkiyi gösteriyor ve kullanıcıları daha merkezi, KYC uyumlu Blockchain ağlarına yönlendirebilir.
Yasanın kapsamı, kriptografik yollarla güvence altına alınan her türlü dijital değeri içeriyor. Buna, kripto para birimleri içeren işlemleri kolaylaştıran iletişim protokolleri, akıllı sözleşmeler ve dağıtık defter teknolojisi kullanılarak dağıtılan diğer yazılımlar da dahil.
Senatör Mark Warner’ın stratejik bir şekilde eklediği yasama unsurları, başkana bu yeni yetkileri vermede etkili oldu. Bu manevra, ABD’li bireyler veya kuruluşlar ile terör faaliyetlerini desteklemiş yabancı muhataplar arasındaki işlemlere kısıtlamalar getirdi.
Yeni Yetkiler
Yeni yasaya göre, ABD’de faaliyet gösteren yabancı finans kuruluşları, belirlenmiş yabancı kripto para işlem kolaylaştırıcılarını içeren işlemleri kolaylaştırdıkları tespit edilirse katı koşullarla karşı karşıya kalabilirler. Bu hamle, terörizmin finansmanı ve diğer yasadışı faaliyetlerle mücadele etmeye yönelik daha geniş bir çabanın parçası.
Bu yeni yetkilerin kullanıcılar üzerindeki sonuçları büyük. Johnsson, yasanın uygulanmasının KYC düzenlemelerine uyan ve merkezi gözetim altında çalışan platformlara etkili bir şekilde zorlayabileceğini belirtiyor. Bu durum, inovasyonu kısıtlayabilir ve merkezi olmayan teknolojilerin potansiyel faydalarını sınırlayabilir.
Yetkilerin Yasal Dayanağı
Bu yetkilerin yasal dayanağı, Terörizmin Finansmanını Önleme Yasası’na kadar uzanıyor. Bu çerçeve, kripto paraların ve Blockchain teknolojilerinin yasadışı amaçlarla kötüye kullanılabileceğine dair endişeleri yansıtıyor ve ulusal güvenliği ve finansal bütünlüğü korumayı amaçlayan düzenleyici tepkilere yol açıyor.
Yeni yasa, ulusal güvenlik önlemlerini artırmayı hedefliyor olsa da, geniş yetkisi ve kullanıcılar üzerindeki potansiyel etkileri önemli tartışmalara yol açıyor. Bu tartışmalar, güvenlik zorunlulukları ile kripto para birimleri ve Blockchain teknolojilerinin açıklık ve merkeziyetsizlik arasındaki denge üzerine odaklanıyor. Paydaşlar, bu yeni yetkilerin uygulanmasını ve kripto para birimlerinin gelişen manzarasını yakından izleyecek.