Amerikan Menkul Kıymetler Birliği (ASA), SEC’in yaptırım uygulamalarındaki şeffaflık ve Bilgi Edinme Özgürlüğü Yasası’na (FOIA) uyum konusundaki endişelerini gerekçe göstererek Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu (SEC) aleyhine yasal işlem başlattı. 6 Haziran’da açılan dava, ASA’nın SEC’in soruşturmaları nasıl yürüttüğü, cezaları nasıl hesapladığı ve inceleme için kurumları nasıl seçtiğine ilişkin açıklık eksikliği olarak algıladığı hayal kırıklığının altını çiziyor.
ASA Neden Şikayet Etti
ASA’nın şikayetinin merkezinde SEC’in devam eden yaptırım eylemleriyle ilgili belgelerin saklanmasına izin veren FOIA İstisna 7(a)’yı kullanması yer alıyor. ASA, bu istisnanın halihazırda karara bağlanmış olan davalara uygunsuz bir şekilde uygulandığını savunmakta ve SEC’in önemli bilgileri halktan ve paydaşlardan saklamasını yeterince gerekçelendirmediğini ileri sürmekte.
Ayrıca ASA, SEC’in ceza uygulama sürecine ilişkin endişelerini dile getirmekte ve kurumun genellikle net bir açıklama yapmadan ceza uyguladığını iddia etmektedir. Bu şeffaflık eksikliği, cezaların piyasa bütünlüğünü korumak ve yatırımcıları korumak için gerçek çabalardan ziyade istatistiksel hedeflerle yönlendirilebileceği spekülasyonlarına yol açtı.
Dava, düzenleyici gözetimde hükümetin şeffaflığı ve hesap verebilirliği hakkında daha geniş tartışmalara yol açtı. Aralarında MetaLawMan ve Eleanor Terrett gibi isimlerin de bulunduğu eleştirmenler, daha sağlam bir kongre denetimi yerine hesap verebilirlik için ASA gibi özel kuruluşlara güvenilmesinin alışılmadık bir durum olduğunu vurguladılar.
Davanın Anlamı
MetaLawMan, özel vatandaşların devlet kurumlarına meydan okumada gelişen rolüne dikkat çekerek, Kongre’nin geleneksel gözetim mekanizmalarının bu bağlamda önemli ölçüde eksik olduğunu öne sürdü. FOIA taleplerine ve müteakip yasal işlemlere duyulan güven, düzenleyici kurumların şeffaflık standartlarına uymasını sağlamada dış kuruluşların önemli bir rol oynadığı artan bir eğilimi yansıtmaktadır.
Eleanor Terrett, ASA’nın yasal mücadelesinin hükümetin şeffaflığına ilişkin artan endişelerin bir işareti olarak önemini vurgulayarak bu duyguları yineledi. SEC’e karşı açılan dava, finansal piyasaların ve yatırımcıların korunmasının kritik yönlerini denetlemekle görevli düzenleyici kurumlardan daha açık, daha hesap verebilir uygulamalar talep etmeye yönelik daha geniş bir harekete işaret ediyor.