Wall Street “Kurtuluş Günü” ilan edilen günde büyük bir darbe aldı. Borsalar çöktü, para birimleri sarsıldı, 2.5 trilyon dolar silindi. Trump yönetimi onlarca ülkeye aynı anda yüksek gümrük vergileri uyguladı. İlk bakışta kaotik görünen bu gelişmelerin ardında hesaplı bir plan olabilir mi?
Gümrük Vergileri ve Piyasaların Sert Tepkisi
Yeni uygulanan gümrük vergileri neredeyse her ülkeyi etkiledi. Çin’e yüzde 34, Vietnam’a yüzde 46, Avrupa Birliği’ne ise yüzde 20 oranında vergi getirildi. Hatta ABD’nin müttefikleri dahi bu uygulamalardan muaf tutulmadı. Gerekçe belli. Üretimi ülke içine çekmek, tedarik zincirini korumak ve güvenliği sağlamak. Ancak piyasalar bu açıklamayı yeterli bulmadı.

Nasdaq endeksi yüzde 10’a yakın düştü. Özellikle ihracata dayalı ekonomilerde para birimleri zayıfladı. Şirketler istihdamı azaltmaya başladı. Lobicilik faaliyetleri hız kazandı. Wall Street, güvenin tamamen sarsıldığına tanıklık etti.
Vergilerin belirlenme yöntemi ise daha da şaşırtıcıydı. Gerçek vergi oranları değil ticaret açığı üzerinden bir formül kullanıldı. Çin ile olan 295 milyar dolarlık açık Çin’in 439 milyar dolarlık ihracatına oranlandı. Ortaya çıkan yüzde 67’lik rakam ikiye bölünüp yüzde 34 vergi olarak uygulandı. Ancak Çin’in ABD’ye uyguladığı ortalama vergi yüzde 10 bile değil. Hizmet sektöründeki Amerikan fazlası ise tamamen göz ardı edildi.
Kontrollü Krizle Faiz İndirimi Hedefleniyor
Peki, bu kadar orantısız bir karar neden alındı? İki olasılık var: Ya ekonomi bilinmiyor ya da çok daha büyük bir plan uygulanıyor. Milyarder yatırımcı Ray Dalio’nun da desteklediği ikinci ihtimal sistemin yeniden şekillendirilmesi fikrine dayanıyor.
Yüksek faizler ABD ekonomisini zorluyor. Borç faiz ödemeleri yıllık 1 trilyon dolara dayandı. Trump’ın geçmişte düşük faizden kazandığı da biliniyor. Bu nedenle ekonomiyi yavaşlatmak Merkez Bankası’nı faiz indirimine zorlayabilir. Tarife baskısı büyümeyi düşürüp piyasaları tedirgin ederse, Fed müdahale etmek zorunda kalır. Faizler düştüğünde ise hem borç çevrilir hem piyasalar canlanır.
Dalio’ya göre tarifeler küresel verimliliği azaltır. Ama doğru kullanıldığında para politikasını şekillendirme aracı olabilir. Ayrıca, uzun vadede Çin’e bağımlılığı azaltıp Amerikan sanayisini güçlendirebilir. Tüm bunlar doların küresel gücünü de koruyabilir. Trump’ın “Kurtuluş Günü” ifadesi, başka ülkeleri değil Amerika’yı zincirlerinden kurtarma iddiasını taşıyor. Kulağa sert gelebilir ama bazı sistemler yeniden kurulmadan önce yıkılmak zorunda kalır.