2024’te yapılacak ABD Başkanlık Seçimleri için Cumhuriyetçi aday olarak belirlenen Donald Trump, kripto para birimlerine kamuoyu desteği verdi. Trump, kampanyasında kripto yatırımcılarının haklarını koruyacağına dair güvence verdi ve mevcut Biden yönetiminin teknolojiyi net olarak anlamamaları nedeniyle dijital varlıklar konusunda gereksiz yere sert davrandığını iddia etti. Kripto lehine olan herkesin yaklaşan seçimlerde oylarını kendi lehine kullanması gerektiğini açıkça ilan etti.
Ancak Trump daha önce Bitcoin ya da diğer dijital varlıklar hakkında her zaman olumlu konuşmamıştı. 2021 yılında Bitcoin’den bir “dolandırıcılık” olarak bahsetmiş ve ABD Doları’nın dünyanın rezerv para birimi olma statüsünü zayıflatabileceğine dair endişelerini dile getirmişti. Ancak son zamanlarda, bu noktada kriptoyu elinden almak istemeyeceğini ileri sürerek konuyla ilgili görüşlerini değiştirmiş görünüyor. Bununla birlikte, duruşu hala dolar yanlısı olmaya devam ediyor ve tekil bir para birimine duyulan ihtiyacı dile getiriyor.
Son yıllarda Trump, dijital varlıklar alanına ilk girişimini yaptı ve kendi markalı NFT’lerini piyasaya sürdü. Çoğunlukla kripto kullanılarak satın alınan bu NFT’lere olan yüksek talep onu şaşırtmış ve muhtemelen duruşundaki değişimi etkilemiş gibi görünüyordu.
Öte yandan, mevcut Başkan Joe Biden, Senatör Warren ve SEC başkanı Gary Gensler ile aynı doğrultuda, dijital varlıklar için yaptırım yoluyla düzenlemeyi vurgulamaktadır. Biden’ın kriptoya yönelik düşmanca yaklaşımı, Amerika Birleşik Devletleri’nde kriptoya yönelik herhangi bir düşmanca tutumu sona erdirmeye yemin eden ve kampanya bağışlarını dijital para biriminde kabul etme sözü verecek kadar ileri giden Trump’a karşı tam bir tezat oluşturuyor.
Sonuç olarak, Demokratlar ve Cumhuriyetçiler arasındaki tartışma, her iki önde gelen başkanlık yarışmacısının kripto para birimi konusunda büyük ölçüde farklı görüşler göstermesiyle merkez sahneye çıktı. Bu, dijital varlıkların gelecekteki ABD siyasetindeki kutuplaştırıcı ancak etkili rolünü sergileyen sürükleyici ve kritik bir zaman. Bu zıt görüşlerin sonuçları, dijital varlık düzenlemelerinin yörüngesini ve Amerika Birleşik Devletleri’ndeki adaptasyonunu çok iyi şekillendirebilir.