Almanya’nın Bavyera eyaleti, kripto tabanlı dijital kimlik projesi Worldcoin’e, Avrupa Birliği’nin (AB) Genel Veri Koruma Yönetmeliği’ne (GDPR) uygun hale gelmesi için ciddi bir uyarı yaptı. Worldcoin’in, Ocak ayı sonuna kadar GDPR uyumlu bir veri silme protokolü geliştirmesi gerekiyor. Aksi halde projeyi ciddi yasal zorluklar bekliyor olabilir.
Almanya’nın Kararı ve Worldcoin’in Tepkisi
Bavyera Veri Koruma Denetim Dairesi (BayLDA), Worldcoin’in kişisel verileri işleme yöntemlerini mercek altına aldı. İris taramasıyla “World ID” adı verilen dijital kimlik oluşturma teknolojisinin GDPR standartlarına ne kadar uygun olduğu sorgulandı. BayLDA Başkanı Michael Will’in sözleri dikkat çekiciydi: “Bugünkü kararımız, Avrupa’nın temel hak standartlarını hem teknolojik hem de yasal açıdan karmaşık bir alanda uyguluyor.” Bu açıklama, Avrupa’nın veri koruma konusundaki kararlılığını bir kez daha gözler önüne seriyor.
Almanya, iris verilerini paylaşan tüm kullanıcıların, verilerini sildirme hakkına sahip olması gerektiğini vurguladı. Açıkçası, bireylerin biyometrik verilerini paylaşırken bu kadar hassas bir konuda daha temkinli davranmalarını beklemek gerekmez mi? Ancak Worldcoin, bu süreçte bazı operasyonlarını gönüllü olarak askıya aldığını belirterek bir adım atmış gibi görünüyor. Yine de iris kodlarının merkezi veritabanlarında saklanması konusundaki eleştiriler, GDPR’a aykırı olduğu gerekçesiyle gündemde kalmaya devam ediyor.
Proje Hakkındaki Küresel Endişeler
Worldcoin’in 2023’te piyasaya sürülen ve kullanıcıların insan olduklarını kanıtlamalarını amaçlayan vizyonu, kısa sürede birçok ülkenin regülatörlerinin dikkatini çekti. Kenya ve Portekiz projeyi geçici olarak yasaklarken, Fransa ve Almanya biyometrik veri toplama yöntemlerini detaylı bir şekilde incelemeye başladı. Sanki teknoloji ilerledikçe, insanların bu kadar özel bilgilerini paylaşmalarını normalleştiren projelere yönelik şüpheler de aynı hızda artıyor gibi.
Ekim ayında ise proje, “World” adıyla yeniden markalaşarak yeni bir iris tarama cihazını tanıttı. Daha az parça içeren ve üretim kapasitesini üç kat artıran bu cihazlar, teknolojik olarak bir adım ileri gibi görünüyor. Ancak gizlilik savunucuları bu projeyi hâlâ “istilacı” ve “sömürüye açık” bir girişim olarak eleştiriyor. Bu tepkiler, dijital projelerin artık daha sıkı bir toplumsal eleştiri süzgecinden geçtiğini gösteriyor.
Yeniden Markalaşma Çabası
Worldcoin’in kurucularından Sam Altman, “Worldcoin” isminin artık projeyi doğru şekilde temsil etmediğini belirterek markayı “World” adı altında yeniden şekillendirdi. Berlin’de düzenlenen lansmanda, kullanıcı verilerinin korunmasına yönelik daha sıkı önlemler alındığı duyuruldu. Ancak bu açıklamaların, kamuoyundaki endişeleri tam olarak giderdiğini söylemek zor.
Artan küresel veri koruma bilinci, bu tür projelerin önümüzdeki dönemde daha büyük sınavlarla karşılaşacağını işaret ediyor. İnsanların kimliklerini dijital ortamda kanıtlama ihtiyacı ile bu bilgilerin gizliliği arasındaki denge, teknoloji dünyasında uzun bir süre tartışılmaya devam edecek gibi görünüyor.