Kripto para dünyasında altcoin projeleri gelmeye devam ediyor. Bitecek gibi de değil. Son günlerde sükse yapan altcoin’lerde biri de Solayer (LAYER). Binance ve Binance TR gibi borsalarda da listelenince adını daha fazla duyar olduk. Peki nedir bu Solayer (LAYER).
Solayer (LAYER) Nedir?
Solayer, Solana ağı üzerinde restaking uygulamalarına öncülük eden ve yeni bir stablecoin geliştiren önemli projelerden biri. Bilindiği üzere Restaking, Proof-of-Stake tabanlı Blockchain’lerde varlıkların yeniden stake edilerek hizmetleri doğrulamasını sağlıyor. Böylece güvenlik maliyetleri azalıyor. Ayrıca protokollerin sürdürülebilirliği artıyor.
Bu gelişmelere ek olarak Solayer ekibi, US Hazine Bonoları ile desteklenen ve istikrarlı bir getiri sunan sUSD stablecoin’ini de geliştirdi. Peki geliştimre na sağlıyor? Bu stablecoin restaking süreçlerinde kullanılarak ek kazanç imkanı veriyor. DeFi protokolleri için önemli bir likidite kaynağı oluşturması beklenen sUSD Solana ekosisteminde giderek daha fazla benimsenen bir ürün haline geldi.
Solayer’in DeFi Ekosistemindeki Yeri
DefiLlama verilerine göre, Solayer’in toplam kilitli varlık (TVL) değeri 273 milyon dolara ulaştı. Bu değer, Solana ekosistemindeki DeFi projeleri arasında 16. sırada yer almasını sağladı.
Solayer Solana’nın yüksek işlem hızı ve düşük maliyet avantajıyla birleştiğinde karışımıza önemli bir sonuç çıkıyor. Buna göre Solayer restaking alanında dikkat çeken projelerden biri olma potansiyeline sahip.
Solayer ve Restaking Mekanizması
Solayer, Solana ağı üzerinde esnek ve ölçeklenebilir bir restaking altyapısı oluşturuyor. Bunun temel bileşenleri ise şunlardan oluşuyor:
Restaking Havuz Yöneticisi
Kullanıcıların fon yatırmasını ve yerel SOL varlıklarını likit restaking token’larına (sSOL) çevirmesini sağlıyor. Varlıkların protokol içinde dağıtımını yönetiyor ve DeFi ekosistemine entegrasyonunu kolaylaştırıyor.
Unbonding ve Delegasyon Mekanizması
Solayer’de zorunlu bir kilitleme süresi bulunmaz. Ancak AVS (Aktif Doğrulayıcı Hizmetleri) protokolleri kendi sürelerini belirleyebiliyor. Buna göre maksimum unbonding süresi 2 gün ile sınırlandırılmıştır. AVS tarafında bir sorun yaşanması durumunda kullanıcılar varlıklarını hızla çekebiliyor.
Restaking sürecine dahil olan kullanıcılar hem güvenliğe katkı sağlarken hem de getiri elde etme fırsatına sahip oluyor. Ayrıca Solayer üzerinden elde edilen sSOL varlıkları diğer DeFi protokollerinde de kullanılabiliyo.
Solayer ile Restaking Ne İşe Yarar?
Blockchain protokollerinin birçoğu ana katmanda (L1) çalışamadığı için kendi token’larını çıkarmak zorunda kalıyor. Zor bir süreç elbette bu. Zira bu durum, güvenlik maliyetlerini artırırken sistemlerin güvenilirliğini de zayıflatıyor. Restaking varlıkların (ETH, SOL gibi) yeniden kullanılarak ek hizmetlerin doğrulanmasını sağlıyor. Peki bu sayede neler olur?
- Blockchain ekosistemleri daha güvenli hale gelir.
- Mevcut varlıkların verimliliği artırılır.
- Ekosistem içinde daha güçlü bir sermaye dolaşımı sağlanır.
EigenLayer, Ethereum üzerinde restaking uygulayan ilk büyük projelerden biri olarak öne çıkarken Solayer bu modeli Solana ekosistemine taşıyor.
SOL Restaking Nasıl Çalışıyor?
Solayer’de restaking yapmak isteyen kullanıcılar,ın SOL veya LST varlıklarını platforma yatırarak sürece dahil olmaları gerekiyor. Bu varlıklar, doğrulama işlemlerini gerçekleştiren operatörlere devrediliyor. Diğer taraftan operatörler bu sayede farklı protokolleri doğrulayıp ödüller kazanıyor.
Bu süreçte, SOL yatıran kullanıcıların varlıkları önce sSOL-raw adlı bir ara token’a dönüştürülüyor. sSOL-raw, likit staking havuzu yöneticisi tarafından sağlanan ve staking işlemlerini temsil eden bir token. Daha sonra Restaking Havuz Yöneticisi devreye girerek sSOL-raw token’larını sSOL’a çeviriyor.
Sürecin Avantajları Neler?
- Tamamen emanetçi olmayan (non-custodial) bir süreç: Kullanıcı varlıkları, doğrudan doğrulayıcılara tahsis edilerek kontrol edilmeden stake ediliyor.
- Maksimum Çıkarılabilir Değer (MEV) avantajı: Doğrulayıcılar, restaking edilen varlıklar üzerinden MEV optimizasyonlu gelir elde edebiliyor.
- Verimli ve düşük maliyetli dönüşüm: Tüm SOL ve sSOL dönüşüm süreci tek bir işlemle tamamlanarak maliyetler en aza indiriliyor.
- Geniş varlık desteği: Solayer, mSOL, BNSOL, JitoSOL, JupSOL gibi farklı Solana likit staking token’larını destekleyerek daha fazla kullanıcıya erişim sağlıyor.
Delegasyon Süreci Nasıl İşliyor?
- Kullanıcılar, sSOL varlıklarını doğrulayıcılara tahsis ediyor.
- Doğrulayıcılar, staked varlıkları 1:1 oranında doğrulayıcı token’ına dönüştürerek, endogen AVS (Delegate App) içinde tahsis eder.
- Bu sayede, kullanıcılar stake edilen varlıklarını kullanmaya devam ederken ek gelir elde edebiliyor.
- Bu yapı, Solana ağına katılımı artırırken, restaking işlemlerini daha geniş bir kitleye yayarak ekosistemin büyümesini hızlandırabiliyor.
sUSD’nin Öne Çıkan Özellikleri
Solayer tarafından geliştirilen sUSD, 1:1 oranında ABD dolarına sabitlenmiş durumda. Ayrıca Solana ağında faaliyet gösteren ilk restaking destekli stablecoin olma özelliğini taşıyor. Geleneksel stablecoin modellerinden farklı olarak restaking süreciyle entegre edilerek ek getiri sunuyor. Buna göre aşağıdaki özellikleri taşıyor:
- Solana ekosisteminde T-Bills destekli ilk stablecoin.
- Restaking yoluyla ek getiri sağlayan ilk stablecoin
- Solana üzerindeki DeFi uygulamalarında kullanılabiliyor.
Solana Üzerinde Solayer ile Restaking Nasıl Yapılır?
Solana ağı üzerinden Solayer’de restaking yapmak isteyen kullanıcılar aşağıdaki adımları takip edebilir:
- SOL veya USDC Satın Alın: SimpleSwap veya benzeri bir platformdan Solana ağı üzerinden SOL veya USDC edinin.
- Solayer Web Sitesine Gidin: Solayer’in resmi sitesine giriş yapın.
- Cüzdanınızı Bağlayın: “Deposit Now” butonuna tıklayarak Solana cüzdanınızı bağlayın.
- Varlık Seçimi Yapın: Stake etmek istediğiniz varlığı (SOL veya USDC) belirleyin.
- Kasayı Seçin ve Onaylayın: Uygun kasayı belirleyerek yatırma işlemini onaylayın.
Bu adımları tamamladıktan sonra, artık Solayer üzerinde stake işlemi yaparak restaking yoluyla getiri elde edebilirsiniz. Solayer, Solana ekosisteminde restaking süreçlerini daha güvenli ve verimli hale getirerek DeFi protokolleri için önemli bir altyapı sağladı. Geldiğimiz aşamada geleneksel staking süreçlerinden farklı olarak mevcut ağ varlıklarını yeniden kullanarak güvenlik maliyetlerini düşürdü. Ayrıca sermaye verimliliğini de artırdı.
Özellikle sUSD’nin ekosisteme entegrasyonu, restaking ve stablecoin piyasasını birleştirerek DeFi sektöründe yeni bir yatırım modeli oluşturdu. Bu modelin uzun vadede diğer ağlar tarafından da benimsenmesi muhtemel.